Sözlüğümü geri vermeyi unuttu.
- He forgot to give back my dictionary.
Uyumadan önce televizyonu kapatmayı unuttum.
- I forgot to turn off the television before going to sleep.
Yaşamın anlamı, sanki hiç yaşamamış gibi unutulmaktır.
- The meaning of life is to be forgotten as if you never were.
Ne kadar güzel olduğunu unutmuştum.
- I had forgotten how beautiful you are.
Çabuk öğrenilirse, çabuk unutulur.
- Soon learnt, soon forgotten.
Makale şimdi unutulmuş bir olayı ima ediyor.
- The article alludes to an event now forgotten.
Tamamen unutulmuş olduğunu düşünecek.
- He will think he has been completely forgotten.
... we will never forget your kinds and god bless america ...
... forget, "The unfinished manuscript of the greatest work of the greatest scientist of ...