of, facing, situated in, or related to the east

listen to the pronunciation of of, facing, situated in, or related to the east
الإنجليزية - التركية

تعريف of, facing, situated in, or related to the east في الإنجليزية التركية القاموس.

eastern
{s} doğu

Doğu ülkelerinin kültürlerinin öğrenimini yaptı. - He has studied the cultures of Eastern Countries.

Doğu Afrika'da bazı kabilelerin süt ürünleri ile yaşadığını duydum. - I hear some tribes in eastern Africa live on milk products.

eastern
{s} doğuya ait
eastern
doğuyla ilgili
eastern
doğuya ilişkin
eastern
doğusal
eastern
doğudan gelen doğuya ait
eastern
bir memleketin doğusunda oturan kimse
eastern
Eastern Church Rum Ortodoks Kilisesi
eastern
doğuda olan
eastern
easterner şarklı kimse
eastern
Eastern Hemi sphere Doğu Yarımküresi
الإنجليزية - الإنجليزية
eastern
of, facing, situated in, or related to the east
المفضلات