Many small business owners belong to a chamber of commerce.
- Birçok küçük işletme sahipleri bir ticaret odasına aittir.
I'm going to subscribe to these chamber-music concerts.
- Ben bu oda müziği konserlerine katılacağım.
Don't run around in the room.
- Odanın etrafında koşma.
The room has two windows.
- Odada 2 tane pencere var.
Tom has a large closet in his bedroom.
- Tom'un yatak odasında büyük bir dolabı var.
He closeted himself in his study.
- O kendini çalışma odasına kapattı.
She rented a four-room apartment.
- Dört odalı daire kiraladı.
The apartment consists of three small rooms and a bath.
- Daire üç küçük oda ve bir banyodan oluşuyor.