O bulgular benim kendi gözlemlerimle eşleşiyor.
- Those findings match my own observations.
Clyde, Jüpiter ve Marsla ilgili teleskopik gözlemlerinin çok detaylı çizimlerini yaptı.
- Clyde made very detailed drawings of his telescopic observations of Jupiter and Mars.
Tom geceleyin gözlem için hastanede tutuldu.
- Tom was kept in the hospital overnight for observation.
Onun gözlemi şiddetli fakat o çok az diyor.
- His observation is sharp, but he says very little.
Bu bir hakaret değil, bu bir yorum.
- It's not an insult. It's an observation.
Bilim gözleme dayanır.
- Science rests upon observation.
Ampirik veriler yalnızca gözleme dayanır.
- Empirical data is based solely on observation.
... VINT CERF: Can I make two observations? ...
... So from our observations, there are two ...