Tom geceleyin gözlem için hastanede tutuldu.
- Tom was kept in the hospital overnight for observation.
Onun gözlemi şiddetli fakat o çok az diyor.
- His observation is sharp, but he says very little.
Bu bir hakaret değil, bu bir yorum.
- It's not an insult. It's an observation.
Ampirik veriler yalnızca gözleme dayanır.
- Empirical data is based solely on observation.
Bilim gözleme dayanır.
- Science rests upon observation.
Newton'un yer çekimi kanunu organların birbirini çekme tarzıyla ilgili birçok bilimsel deney ve gözlemlere dayalı matematiksel bir anlatımdır.
- Newton's law of gravity is a mathematical description of the way bodies are observed to attract one another, based on many scientific experiments and observations.
Clyde, Jüpiter ve Marsla ilgili teleskopik gözlemlerinin çok detaylı çizimlerini yaptı.
- Clyde made very detailed drawings of his telescopic observations of Jupiter and Mars.
... It's a really solid observation. ...
... make that, sorry, observation resonant? ...