التركية - الإنجليزية
تعريف oba في التركية الإنجليزية القاموس.
- (a) group of nomads (under the authority of a chief)
- nomad tent
- place where an oba is encamped
- large nomad tent; nomad group
- nomad group
- (Tıp) clone
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف oba في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- Former title of a king in Benin
- Now the title of a local chief in Nigeria
- Optical Brightening Agent Optical whiteners Completely synthetic substances which refract light and make it appear white to the human eye OCR PAPER Optical Character Recognition Paper, woodfree paper intended for automatic optical scanning OFFSET PAPER Paper intended for use in offset printing Generally has good picking resistance OFFSET PRINTING A lithographic printing method in which the ink is transferred from the printing plate indirectly via a rubber blanket to the paper Both the printing and non-printing parts are at the same level on the plate OPACITY A measure of how much light a paper does not let through
- On Base Average See On Base Percentage
- On-Base Average
- Output-Based Aid [TOP]
- Book of Obadiah
التركية - التركية
تعريف oba في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Ev biçimi, birkaç direkli, uzun bölüntülü keçeden yapılmış göçebe çadırı
- (Osmanlı Dönemi) Göçebe ailesi. Çadır halkı
- (Osmanlı Dönemi) Çadırlardan müteşekkil küçük topluluk
- Bölmeli göçebe çadırı
- Göçebelerin konak yeri
- Antalya yöresinde, deniz kıyısındaki tahta kulübelere verilen ad
- Benin'de, hem siyasal hem de dinsel önder olan krala verilen ad
- Bu konak yerinde konaklayan göçebe halk veya aile
- Genellikle bölmeli göçebe çadırı
- En küçük izci kuruluşu
- Kamp yeri
- Anadolu'da, özellikle Doğu Karadeniz dağlarının yüksek kesimlerinde yaygın geçici kırsal yerleşme tipi
- Birkaç köyün gittiği yayla
- Karadeniz daplarının yüksek kesimlerinde yaygın olan geçici jırsal yerleşme tipi
- Göçebe çadırı
- Doğu Karadeniz dağlarının yüksek kesimlerinde yaygın geçici kırsal yerleşme tipi
- Göçebelerin konak yeri: "Yarın daha gün ışımadan kovduracağım onları obadan."- Y. Kemal
- Yabancı
- Bu konak yerinde konaklayan göçebe halk veya aile: "Dayısı, amcası dâhil, obadan, oymaktan kimse dünür gitmeye gönüllü değildir."- T. Buğra
الإنجليزية - التركية
تعريف oba في الإنجليزية التركية القاموس.
- (Askeri) oksijen solunum aygıtı (oxygen breathing apparatus)