not yet mature or aged; young

listen to the pronunciation of not yet mature or aged; young
الإنجليزية - التركية

تعريف not yet mature or aged; young في الإنجليزية التركية القاموس.

youthful
{s} gençlere/gençliğe özgü
youthful
genç bir havaya sahip
youthful
gençliğe özgü
youthful
genç bir insanı andıran
youthful
taze
youthful
gençlere yakışır
youthful
{s} genç

Tom çok genç, değil mi? - Tom is very youthful, isn't he?

O gerçekten gençliğini koruyor. - She really keeps her youthfulness.

youthful
{s} diri
youthful
{s} dinç
youthful
{s} genç bir havaya sahip, genç bir insanı andıran (yaşlıca/yaşlı kimse)
youthful
gençliğe yakışır
youthful
{s} gençlere özgü
youthful
{s} gençlik
الإنجليزية - الإنجليزية
youthful
not yet mature
immature
not yet mature or aged; young
المفضلات