not concerned or worried (about)

listen to the pronunciation of not concerned or worried (about)
الإنجليزية - التركية

تعريف not concerned or worried (about) في الإنجليزية التركية القاموس.

careless
dikkatsiz

Dikkatsiz davranışının hesabını vermelisin. - You must answer for your careless conduct.

Kaza benim dikkatsizliğim nedeniyle meydana geldi. - The accident came about through my carelessness.

careless
özensiz

O özensiz ve dikkatsiz. - She's sloppy and careless.

careless
{s} aldırışsız
careless
ilgisiz

Onun açtığı davalar çok ilgisiz ve o savunmasız bırakıldı. - The actions she took were too careless, and she was left defenseless.

careless
{s} ihmalkâr

Kapıyı kitlemeyi unutmak benim ihmalkarlığımdı. - It was careless of me to forget to lock the door.

Ev ödevini unutman senin ihmalkarlığındı. - It was careless of you to forget your homework.

careless
{s} pervasız
careless
{s} kaygısız

Genç kız kaygısızca kahkaha attı. - The young girl laughed carelessly.

careless
{s} ihmalci
careless
meraksız
careless
itinasız
careless
sallapati
careless
baştan savmacı
careless
dikkatsizce

Kamerayı dikkatsizce otobüste unuttu. - He carelessly forgot the camera on the bus.

Eğer dikkatsizce sürersen, sıranı kaçıracaksın. - If you drive carelessly, you will miss your turn.

careless
{s} düşüncesiz
careless
{s} düşünmeden söylenmiş ya da yapılmış
careless
düşünülmeden söylenmiş veya yapılmış
careless
carelessness dikkatsizlik
careless
(sıfat) dikkatsiz, ihmalci, ihmalkâr, düşüncesiz, aldırışsız, kaygısız, kayıtsız, gafil, pervasız, ilgisiz, düşünmeden söylenmiş ya da yapılmış, lakayt, tasasız
careless
{s} bilgisiz, kayıtsız
careless
{s} tasasız
الإنجليزية - الإنجليزية
careless
not concerned or worried (about)
المفضلات