not at all.

listen to the pronunciation of not at all.
الإنجليزية - التركية

تعريف not at all. في الإنجليزية التركية القاموس.

none
hiçbiri

Oyunların hiçbiri heyecan verici değil. - None of the games were exciting.

Sınıf arkadaşlarımdan hiçbiri buraya yakın yaşamazlar. - None of my classmates live near here.

none
hiç

Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum. - I hope that none of them got into an accident.

Herhangi bir ev, hiç olmamasından daha iyidir. - Any house is better than none.

not at all
bir şey değil

Bu hiç de Tom'un beklediği bir şey değil. - This is not at all what Tom expected.

not at all
önemli değil
Not at all
Bir şey değil./Rica ederim
none
yok

Onun sizinle bir ilgisi yok. - It's none of your business.

Biraz tuz istedim fakat kavanozda hiç yoktu. - I wanted some salt, but there was none in the jar.

none
hiç kimse

Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır. - A friend to all is a friend to none.

Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz. - None can do it as good as Tom can.

not at all
hiç

Ben hiç yorgun değilim. - I'm not at all tired.

Bazen sana uğramamın bir sakıncası var mı? Hayır, hiç. - Do you mind if I call on you sometime? No, not at all.

none
hiçbirini

Onların hiçbirinin karısı yok. - None of them have wives.

Onlar yolcu hanına girdi ve üçü masaya yerleşti fakat onlardan hiçbirinin iştahı yoktu. - They entered the inn and the three settled down at the table, but none of them had an appetite.

none
hiçbir zaman
none
hiçbir biçimde
not at all
hiç de değil

Sizi rahatsız ediyor muyum? Hayır, hiç de değil - Do I annoy you? No, not at all.

''Bana hala kızgın mısın?'' ''Hayır hiç de değil.'' - Are you still mad at me? No, not at all.

not at all
sorun değil
not at all
zerre kadar
not at all
ne demek
not by a long sight
katiyen
not at all
hiç değil

Yorgun musun? Hayır, hiç değil. - Are you tired? No, not at all.

Sizce burada sigara içmemin sakıncası var mı? Hayır, hiç değil. - Do you mind my smoking here? No, not at all.

Not at all
Rica ederim!
Not at all
estağfurullah
not at all
Bir şey değil!/Rica ederim! (Thank you! sözüne karşılık)
not at all
hiç, asla: "This house iş not at all suitable. - Bu ev hiç uygun değil."
not at all
Birşey değil! ; Rica ederim!
not at all
kesinlikle değil
not at all
hiç, asla. - This house iş not at all suitable. Bu ev hiç uygun değil
not at all
hiç problem değil
nothing of the sort
tür şey
none
{z} hiçbiri, hiç kimse. z. hiç, asla, hiçbir biçimde
none
asla
none
hiç biri

Hiç biriniz kovulmayacaksınız. - None of you are going to be fired.

Herhangi biri mi yoksa hiç biri mi? - Any of them or none of them?

none
hiç bir suretle
not at all
katiyen
not at all
asla

Asla hatalı değilsin. - You are not at all wrong.

not at all
rica ederim
not at all
hiç de
not in the least
hiç

O, hediyemden hiç memnun olmadı. - She was not in the least pleased with my present.

Uzun bir günün ardından yorgun olmalısın. Hayır, hiçbir şekilde. - You must be tired after a long day. No, not in the least.

not in the least
hiçbir şekilde
الإنجليزية - الإنجليزية
none

Now don't you worry none.

Used similarly to you're welcome, as a conventional reply to an expression of gratitude
Not

He's not at all friendly towards his ex-wife.

not one bit; on the contrary, vice versa
not in the least
nothing of the sort
not by a long sight
not at all.
المفضلات