not any; no

listen to the pronunciation of not any; no
الإنجليزية - التركية

تعريف not any; no في الإنجليزية التركية القاموس.

none
hiçbiri

Bu günlerden biri bu günlerden hiçbiri değil. - One of these days is none of these days.

Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum. - I hope that none of them got into an accident.

none
hiç

Bu günlerden biri bu günlerden hiçbiri değil. - One of these days is none of these days.

Herhangi bir ev, hiç olmamasından daha iyidir. - Any house is better than none.

none
yok

Yarım somun ekmek hiç yoktan iyidir. - Half a loaf is better than none.

Biraz tuz istedim fakat kavanozda hiç yoktu. - I wanted some salt, but there was none in the jar.

none
hiç kimse

Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz. - None can do it as good as Tom can.

Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır. - A friend to all is a friend to none.

none
hiçbirini

Onların hiçbirinin karısı yok. - None of them have wives.

Dün televizyonda aynı saatte üç iyi film vardı. Ve onlardan hiçbirini görmedim. - Yesterday, there were three good films at the same time on the TV. And I saw none of them.

none
hiçbir zaman
none
hiçbir biçimde
none
{z} hiçbiri, hiç kimse. z. hiç, asla, hiçbir biçimde
none
asla
none
hiç biri

Tom'un sınıf arkadaşlarından hiç birisi, onun babasının kim olduğunu bilmiyordu. - None of Tom's classmates knew who his father was.

Hiç birimiz Fransızca bilmiyor. - None of us speak French.

none
hiç bir suretle
الإنجليزية - الإنجليزية
none

the foles toke their lampes, but toke none oyle with them.

not any; no
المفضلات