O amcasına bitişik yaşadı.
- He lived next to his uncle.
Tom oturma sırasında Mary'ye bitişik bir koltuk aldı.
- Tom took a seat next to Mary on the bench.
Tom'un cüzdanında neredeyse bir şey yok.
- Tom has next to nothing in his wallet.
Mutfakta neredeyse hiçbir şeyimiz yoktu.
- We had next to nothing in the kitchen.
Çelik binanın bitişiğinde papatyalar var.
- There are daisies next to the steel building.
Temizlik, dindarlığın yanındadır.
- Cleanliness is next to godliness.
Evimin yanında birkaç dükkân var.
- There are a few shops next to my house.
Sonraki tren ne zaman ayrılacak?
- What time does the next train leave?
İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı.
- The fire had spread to the next building before the firemen came.
Gitmemiz ya da kalmamız gerekip gerekmediği sorusu ardından gelir.
- The question whether we should go or stay comes next.
Tom ardından ne yapması gerektiğini merak ediyordu.
- Tom wondered what he should do next.
Tom bütün gece ve ertesi günün çoğunu bir kütük gibi uyudu.
- Tom slept like a log all night and most of the next day.
Ertesi gün geminin enkazı kıyıda hulundu.
- The next day the wreck of the ship was discovered on the shore.
Heisei, Showa döneminden hemen sonradır.
- Heisei is next after the Showa era.
Onu hemen sonra söyleyecektim.
- I was going to say that next.
Bir sonraki rehberli tur saat kaçta?
- When is the next guided tour?
Sanırım bir sonraki durakta ineceğiz.
- I think we get off at the next stop.
Bir sonraki rehberli tur saat kaçta?
- When is the next guided tour?
Tanıtım sırasında bir sonraki kişisin.
- You are the next in line for promotion.
Bir dahaki sefere bunun bedelini ödersin!
- Next time you'll pay for it!
Bir dahaki sefere beni görmeye geldiğinde, sana kitabı göstereceğim
- Next time you come to see me, I will show you the book.
Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor.
- Tom doesn't get along with the man who lives next door.
Tom bitişik odadan bazı sesler duyduğunu söyledi.
- Tom thought he heard some voices in the next room.
Onun daha sonra yaptığı benim için oldukça sürprizdi.
- What he did next was quite a surprise to me.
Daha sonra ne oldu bilmiyorum.
- What happened next, I don't know.
Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak.
- Prince Charles will be the next British king.
Bundan sonraki cadde nedir?
- What is the next street after this?
Ardından gelen şey bir gizemdi.
- What happened next was a mystery.
Lütfen bundan sonra ne yapmam gerektiğini bana söyler misiniz?
- Would you please tell me what I should do next?
Mesele bundan sonra ne yapmamız gerektiğidir.
- What we should do next is the question.
İleride ne olacağını hiç kimse bilmiyor.
- Nobody knows what will happen next.
İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı.
- The fire had spread to the next building before the firemen came.
Daha sonra ne oldu bilmiyorum.
- What happened next, I don't know.
Önümüzdeki cuma onu göreceğim.
- I'll see him next Friday.
Önümüzdeki ay onun bir bebeği olacak.
- She will have a baby next month.
Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.
- I want to learn Chinese next year.
Bill gelecek hafta geri gelecek.
- Bill will return next week.
Tom otobüste Mary'nin yanına oturdu.
- Tom sat next to Mary on the bus.
Tom Mary'nin yanına oturdu.
- Tom sat next to Mary.
Bitişik komşudaki köpek tehlikeli.
- The dog next door is dangerous.
O bizim bitişik komşumuz.
- He is our next door neighbor.
Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır.
- Mr Johnson's house is next to my house.
Tom sınıfta Mary'nin yanında oturdu.
- Tom sat next to Mary in class.
İkizler o kadar benziyorlar ki birini diğerinden ayırt etmek neredeyse imkansız.
- The twins look so much alike it's next to impossible to distinguish one from the other.
O konuda neredeyse hiçbir şey bilmiyor.
- He knows next to nothing about the issue.
When you start the next to the last roll, get some more paper.
Do you mind if I sit next to you?.
It is next to impossible to get him to admit it, but writes very well.
The next week is full.
Next, please, don't hold up the queue!.
The party is next Tuesday; that is, not this Tuesday, but nine days from now.
When we next meet, you'll be married.
I'll know better next time.
Next, we stripped off the old paint.
She came abeam the crippled ship.
... faces and display their biography next to the image as you talk to them, and then when ...
... But notice that in German right next to it right over ...