Yeni doğmuş gibi hissediyorum.
- Ich fühle mich wie neugeboren.
Bu benim için tamamen yeni bir deneyim.
- Dies ist eine völlig neue Erfahrung für mich.
On dakikalık bir başka yürüyüş bizi kıyıya getirdi.
- Another ten minutes' walk brought us to the shore.
Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.
- It is difficult to translate a poem into another language.
Tom onu bir daha denemeye karar verdi.
- Tom decided to give it another try.
Tom resme bir daha baktı.
- Tom took another look at the picture.
Otobüsler art arda ayrıldı.
- The buses left one after another.
Öncelikle, beş parasızım, ayrıca, zamanım yok.
- For one thing, I'm penniless; for another, I don't have the time.
Lütfen bana başka bir tane daha gösterin.
- Please show me another one.
Bu odayı sevmiyorum. Başka bir tane alabilir miyim?
- I don't like this room. May I have another one?
Başka biri oldum gibi hissediyorum.
- I feel like another person.
Sen kendi suçlarını hatırladığında, başka birininkini unutursun.
- When you remember your own crimes, you forget another's.
Geçmişi unutmak ve yeniden başlamak zorundasın.
- You need to forget the past and start afresh.
Şanslı bir ruh seni terk ettiği zaman, bir başkası seni alır.Ben az önce bir iş sınavını geçtim.
- When one lucky spirit abandons you another picks you up. I just passed an exam for a job.
Bunu sevmedim. Bana bir başkasını göster.
- I don't like this. Show me another.
Bir gün geçti. Sonra diğeri.
- One day passed. Then another.
Her ev diğerine yakındır.
- Each house is near another.