nefes alır

listen to the pronunciation of nefes alır
التركية - الإنجليزية
capable of breathing
nefes al
breathe

I used to dream about being able to breathe underwater. - Su altında nefes alabilmenin hayalini kurardım.

Tom found it very difficult to breathe. - Tom nefes almayı çok zor buldu.

nefes al
respire
nefes al
{f} breathing

He had trouble breathing. - Nefes alma zorluğu vardı.

She was breathing hard. - O zor nefes alıyordu.

nefes alır
المفضلات