ne yazık ki

listen to the pronunciation of ne yazık ki
التركية - الإنجليزية
unfortunately

Unfortunately, the food supplies gave out before the end of winter. - Ne yazık ki, gıda malzemeleri, kış sonundan önce bitti.

Unfortunately she only had five dollars with her. - Ne yazık ki yanında sadece beş dolar vardı.

unfortunately, more's the pity
sadly

Sadly, sadfully is not a word. - Ne yazık ki sadfully bir kelime değildir.

Batten doors are sadly falling out of fashion. - Ne yazık ki çakma kapıların modası geçiyor.

more's the pity
to our regret

To our regret, we were obliged to call off the game, which we had been looking forward to. - Ne yazık ki, oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.

unluckily
unhappily
deucedly
التركية - التركية
Maalesef

Maalesef bu şarkının sözlerini bulamıyorum. - Ne yazık ki bu şarkının güftesini bulamıyorum.

ne yazık ki
المفضلات