My roommate is prodigal when it comes to spending money on movies; he buys them the day they're released, regardless of price.
- Oda arkadaşım, filmlere para harcama söz konusu olduğunda, müsriftir; o fiyatı ne olursa olsun, onları piyasaya çıktığı gün alıyor.
Tom intends to go regardless of the weather.
- Tom hava durumu ne olursa olsun gitmek niyetinde.
I didn't want to go anyway.
- Ne olursa olsun gitmek istemedim.
In any event, I will do my best.
- Ne olursa olsun elimden gelenin en iyisini yapacağım.
In any event, I will do my best.
- Ne olursa olsun elimden gelenin en iyisini yapacağım.
Come what may, we must do our duty.
- Ne olursa olsun vazifemizi yerine getirmeliyiz.
Come what may, we must remain cheerful.
- Ne olursa olsun, neşeli kalmalıyız.
At any rate, we can't change the schedule.
- Ne olursa olsun, programı değiştiremeyiz.
Markku at any rate is not to blame.
- Markku ne olursa olsun suçlanmayacak.
I will go, rain or shine.
- Ne olursa olsun, gideceğim.
Tom goes jogging every morning, rain or shine.
- Tom, ne olursa olsun, her sabah koşuya gider.
In any case, catch the train tomorrow.
- Ne olursa olsun, yarın trene yetişin.
In any case, I won't change my mind.
- Ne olursa olsun düşüncemi değiştirmeyeceğim.