nari̇n

listen to the pronunciation of nari̇n
الكردية - التركية

تعريف nari̇n في الكردية التركية القاموس.

narîn
narin
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) İç oda
(Osmanlı Dönemi) f. İnce, zayıf, nazik
narin
İnce yapılı, yepelek, nazenin: "Bir tezgâhta tülbent dokuyan narin bir kıza âşık oldum."- S. F. Abasıyanık. İnce, nazik: "Söğüdün yaprağı narindir narin."- Halk türküsü
narin
İnce yapılı, yepelek, nazenin
narin
Kırgızistan'ın en büyük ve en uzun nehri
narin
İnce, nazik
التركية - الإنجليزية

تعريف nari̇n في التركية الإنجليزية القاموس.

narin
delicate

Tom was a delicate child. - Tom narin bir çocuktu.

Happiness is a delicate flower. - Mutluluk narin bir çiçektir.

narin
slim

Young girls' desire for slim figures is strong. - Genç kızların narin şekiller için arzusu güçlüdür.

narin
fragile

Flowers are so fragile and so beautiful, that you can't speak about them without poetry or metaphors. - Çiçekler o kadar narin ve güzeldir ki şiirler ve metaforlar olmadan onlar hakkında konuşamazsın.

These cardboard boxes are fragile. - Bu karton kutular narindir.

narin
frail

The elderly woman was frail but feisty. - Yaşlı kadın narin ama alıngandı.

narin
brittle
narin
(Tıp) naris
narin
(person) of delicate build, slight; delicate-looking (thing)
narin
slender
narin
sylphlike
narin
fine
narin
sylphy
narin
willowy
narin
slender, slim " yepelek, nazenin; delicate, brittle, fragile, frail
narin
sylphish
narin
slight
narin bir şekilde
ethereally
narin cidarlı
thin-walled
narin kolon
(İnşaat) slender column
narin yapılı
petite
narin bir halde
fragilely
narin gövdeli
thin-webbed
narin tavus otu
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: buğdaygiller,necliye) common bent, bent-grass
narin çamaşırlar
delicate fabric
narin
gracile
narin
sensitive
narin
petite
narin
tenuous
ince ve narin kız
sylph
narin
fey
narin
subtile