O Mariah Carey'yi taklit etmek için sıkı çalıştı ama başarısız oldu.
- She tried hard to imitate Mariah Carey but failed.
Sanırım bir İngiliz için gerçek bir Amerikan aksanını taklit etmek zordur.
- I think it's very difficult for an Englishman to imitate a real American accent.
Beni taklit etmeye çalışma.
- Don't try to imitate me.
Çocuklar öğretmenlerini taklit etmeye çalıştılar.
- The children tried to imitate their teacher.