muzaffer

listen to the pronunciation of muzaffer
التركية - الإنجليزية
victorious

Democracy will be victorious in the long run. - Demokrasi uzun vadede muzaffer olacaktır.

The victorious army withdrew from the country. - Muzaffer ordu, ülkeden geri çekildi.

(isim) Victorious, triumphant
victorious, triumphant (person, nation)
triumphant

Tom smiled triumphantly. - Tom muzaffer bir şekilde gülümsedi.

Tom looked at me triumphantly and said, Checkmate. - Tom bana muzaffer bir şekilde baktı ve Şah mat dedi.

victor

The victorious army withdrew from the country. - Muzaffer ordu, ülkeden geri çekildi.

Democracy will be victorious in the long run. - Demokrasi uzun vadede muzaffer olacaktır.

muzaffer olmak
be victorious
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Kahraman. Gâlip gelmiş. Başarmış. Muvaffak olmuş. Zafer kazanmış, zafer kazanan
Üstünlük elde etmiş, zafer kazanmış, yenmiş, utkulu: "Boş sokakta bir dakika evvelki mutena alayın hayalini heyecanlı ve muzaffer gözlerle takip ediyorlardı."- H. E. Adıvar
Üstünlük elde etmiş, zafer kazanmış, yenmiş, utkulu
Zafer kazanmış, üstünlük elde etmiş kimse veya ulus
muzaffer olmak
Üstün gelmek, yenmek, zafer kazanmak
muzaffer
المفضلات