mutasarrıf

listen to the pronunciation of mutasarrıf
التركية - الإنجليزية
law person entitled to the use of (something)
law owner, possessor
(Kanun) owner
(Kanun) possessor
(Kanun) person entitled to the use of
tenant
proprietor
التركية - التركية
Mutasarrıf, Osmanlı'da eyalet yönetimindeki vali gibi, sancaklarda da aynı yetkiye sahip görevli. Bazen mansıba uygun sancak tevcihi mümkün olmadığından, yürütülen bir görevin yanında başka bir sancak ek olarak tevcih edildiği gibi, bir veya birden fazla sancağın birleştirilerek tevcih edildiği de oluyordu. Bazen muhafızlık şartıyla, bazen yürütülen göreve ek olarak, bazen de ya tek başına ya da birden fazla sancakla birleştirilerek, (genellikle “ber vech-i arpalık” şartıyla) vezir rütbeli paşalara tevcih edilmiştir
Kendinde kullanım hakkı olan, elinde bulunduran
Kullanım hakkı olan, elinde bulunduran
Kendinde kullanım hakkı olan,elinde bulunduran
(Osmanlı Dönemi) tasarruf hakkı ve selâhiyeti olan, tasarruf eden bir işi kendi isteğine göre idâre eden, bir malın sahibi
Tanzimat'tan sonra, Osmanlı yönetim teşkilatında sancakların yöneticisine verilen ad
MUTASARRIF
(Hukuk) Tasarruf eden; sancakların en büyük mülki amiri
MUTASARRIF
(Osmanlı Dönemi) Tasarruf hakkı ve salâhiyyeti olan. Tasarruf eden. Bir işi kendi isteğine göre idâre eden. Bir malın sahibi
MUTASARRIF
(Osmanlı Dönemi) Eskiden, vilâyetten küçük olan Sancağın en büyük idâre âmiri
mutasarrıf

    الواصلة

    mu·ta·sar·rıf

    علم أصول الكلمات

    () Turkish mutasarrıf, from Arabic."mutasarrif." *OED 2nd edition. 1989. (online) Dictionary.com. Webster's Revised Unabridged Dictionary MICRA, Inc. 2008.
المفضلات