Ben bir Amerikan müzikali gördüm.
- I saw an American musical.
Tom müzikal bir aileden geliyor.
- Tom comes from a musical family.
Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim.
- I am not musical, but I like to sing in the shower.
Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim.
- I am not musical, but I like to sing in the shower.
Müziksever bir aileden mi geldin?
- Did you come from a musical family?
Onlar müziksever bir aileden mi geliyorlar?
- Do they come from a musical family?
Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı.
- When Justin Bieber started his music career, he was fourteen years old.
Klasik müzik dinlemeyi severim.
- I like to listen to classical music.
Trompet müzikal bir enstrümandır.
- The trumpet is a musical instrument.
Herhangi bir müzik enstrümanı çalabiliyor musun?
- Can you play any musical instruments?
Müzik notalar arasındaki sessizliktir.
- Music is the silence between the notes.
Tom notaları okuyamaz.
- Tom can't read sheet music.
Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
- Music surrounds our lives like air.
Tom is musically talented as well.
- Tom is musically talented, too.
Tom is musically talented as well.
- Tom is also musically talented.
... is music. That all the forces of the universe are nothing but different musical notes on ...
... So string theory says that all subatomic particles of the universe are nothing but musical notes. ...