mournful; sad; distressing; painful; pitiable

listen to the pronunciation of mournful; sad; distressing; painful; pitiable
الإنجليزية - التركية

تعريف mournful; sad; distressing; painful; pitiable في الإنجليزية التركية القاموس.

bitter
{s} keskin

Keskin olarak soğuktu. - It was bitterly cold.

bitter
amansız
bitter
çorak
bitter
bira
bitter
acı bira
bitter
sert

Tom hayattan bıkmış sert yaşlı bir adamdı. - Tom was a bitter old man who was sick of life.

Ben hiç sert değilim. - I'm not bitter at all.

bitter
(soğuk/rüzgâr/vb.) sert
bitter
a bitter pill yenilir yutulur cinsten olmayan durum
bitter
kötü

Kötü bir öksürüğüm vardı, bu yüzden acı reçete aldım. - I had a bad cough, so I took the bitter medicine.

bitter
keskin/acı
bitter
bitterishacımsı
bitter
ölünceye kadar
bitter
acı keskin
bitter
{s} şekersiz, acı, bitter (çikolata)
bitter
(isim) acılık, keskinlik
bitter
{s} yakıcı
bitter
{s} şiddetli

Kışlar şiddetli soğuktu. - The winters were bitterly cold.

Onlar şiddetli düşmanlar. - They are bitter enemies.

bitter
{i} keskinlik
bitter
bitternessacılık
الإنجليزية - الإنجليزية
bitter
mournful; sad; distressing; painful; pitiable
المفضلات