Nerede olduğunu sana göstereceğim.
- Te mostraré dónde es.
Tom'un sana göstermek için bekleyemediği bir şeyi var.
- Tom tiene algo que está deseando mostrarte.
Tom'un sana göstermek için bekleyemediği bir şeyi var.
- Tom tiene algo que está deseando mostrarte.
Sana başka bir şey göstermek istiyorum.
- Quiero mostrarte otra cosa.
Lütfen bana yolu gösterir misin?
- ¿Puedes mostrarme el camino, por favor?