Burada iklim yılın büyük bölümünde sıcaktır.
- The climate here is warm for most of the year.
Aktör oyunun büyük bölümünde sahnedeydi.
- The actor was on the stage for most of the play.
Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.
- My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read.
Amerika Birleşik Devletlerinde, geçtiğimiz yirmi yıl boyunca 20 milyon yeni iş yaratılmıştır, onların çoğu hizmet sektöründedir.
- In the United States, 20 million new jobs have been created during the past two decades, most of them in the service sector.
Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
- Windows is the most used operating system in the world.
Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Çoğu Japon, suyu musluktan içer.
- Most Japanese drink water from the tap.
Çoğu çocuk okuldan nefret eder.
- Most children hate school.
Bugün pek çok okul kapalı.
- Most schools are closed today.
Pek çok genç İtalyan kızı zamanlarını ne yaparak geçiriyor?
- What do most young Italian girls spend their time doing?
Fakat bilhassa onun adının ne olduğunu merak ediyordu.
- But most of all he wondered what her name was.
Bilhassa matematikten nefret ediyorum.
- I hate math most of all.
Birçoğu okuyamıyordu ya da yazamıyordu.
- Most were unable to read or write.
Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
- Windows is the most used operating system in the world.
Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı.
- There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.
Bu adadaki pek çok yılan zararsızdır.
- Most snakes on this island are harmless.
Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor.
- Although Go is probably the most popular Japanese game in my country, at most only a few university students know it.
Çoğu takımyıldızı adlarını verdikleri yaratıklara ve karakterlere benzemez.
- Most constellations don't really resemble the creatures or characters they are named after.
O, son derece nazik bir komşudur.
- She is a most gracious neighbor.
Beşimizin arasında, en fazla dil konuşabilen kişi kesinlikle odur.
- Among the five of us, he's surely the one who can speak the most languages.
En fazla 20 dolar ödeyecek.
- He will pay 20 dollars at most.
The most I can offer for the house is $150,000.
This is a most unusual specimen.
Most want the best for their children.
The majority of them are decent people.
- Most of them are decent people.
... that most of the major animal groups evolve. ...
... computers are going to be parts of their bodies. I think that most of the tech world should ...