more more is often considered to be the comparative form of much and many

listen to the pronunciation of more more is often considered to be the comparative form of much and many
الإنجليزية - التركية

تعريف more more is often considered to be the comparative form of much and many في الإنجليزية التركية القاموس.

more
{s} daha fazla

Kollarımızdaki pazularımızdan çok daha fazlasına sahibiz,Per. - We've got a lot more than just biceps in our arms, Per.

Maskeler sarı kum tozunu,polenlerden dahada küçük,ne kadar iyi engelleyebilir?Sanırım o polenden oldukça daha fazla bir baş belasıdır. - Just how well can masks block the, even smaller than pollen, yellow sand dust? I think it much more of a nuisance than pollen.

more
daha

John Bill'den daha zeki. - John is more intelligent than Bill.

O harcadığından daha fazla para kazanıyor. - She earns more than she spends.

more
(Bilgisayar) ayrıntılar
more
(Bilgisayar) tümü
more
(Bilgisayar) en çok
more
(Bilgisayar) başka

Tom tanıdığım başka herhangi birinden daha çok kitap okur. - Tom reads more books than anyone else I know.

Onların başka şarapları yok. - They have no more wine.

more
(Bilgisayar) tüm

Tüm diller eşittir, ama İngilizce diğerlerinden daha eşittir. - All languages are equal, but English is more equal than the others.

Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim. - I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.

more
-den daha çok
more
(Bilgisayar) tüm seçenekler
more
ziyade

Doktor kırık parmağından ziyade Tom'un ayak bileği hakkında daha endişeli olduğunu söyledi. - The doctor said he was more concerned about Tom's ankle than his broken finger.

Daha fazla insanın yaptıkları şeylerden daha ziyade söyledikleri şeylerden başı belaya girer. - More people get into trouble for things they say rather than for what they do.

more
(Bilgisayar) ek bilgi
more
daha çok

Seni ondan daha çok seviyorum. - I love you more than her.

Kahveyi çaydan daha çok seviyorum. - I like coffee much more than tea.

more
neither more nor less ne fazla ne eksik
more
{s} daha: one more time bir kez daha. two more oranges iki
more
fazla bir şey

Size söyleyebileceğim daha fazla bir şey yok. - There's nothing more I can tell you.

Bu sahte çevrecilikten daha fazla bir şey değil. - That's nothing more than greenwashing.

more
tam o kadar
more
takriben
more
bir kat fazla
الإنجليزية - الإنجليزية
more
more more is often considered to be the comparative form of much and many

    الواصلة

    more more I·s of·ten con·sid·ered to be the com·par·a·tive form of much and ma·ny

    التركية النطق

    môr môr îz ôftın kınsîdırd tı bi dhi kımperıtîv fôrm ıv mʌç ınd meni

    النطق

    /ˈmôr ˈmôr əz ˈôftən kənˈsədərd tə bē ᴛʜē kəmˈperətəv ˈfôrm əv ˈməʧ ənd ˈmenē/ /ˈmɔːr ˈmɔːr ɪz ˈɔːftən kənˈsɪdɜrd tə biː ðiː kəmˈpɛrətɪv ˈfɔːrm əv ˈmʌʧ ənd ˈmɛniː/
المفضلات