money, goods, wealth, treasure

listen to the pronunciation of money, goods, wealth, treasure
الإنجليزية - التركية

تعريف money, goods, wealth, treasure في الإنجليزية التركية القاموس.

riches
varlık
riches
variyet
riches
{i} hazine
riches
{i} servet

Servetine rağmen, memnun değil. - Despite his riches, he's not contented.

Bütün servetini kaybetti. - He lost all his riches.

riches
{i} zenginlik

Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir. - Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.

Öldüğünüz zaman, tüm zenginlikleriniz sizin için değersiz hale gelecektir. - When you die, all your riches will become worthless to you.

الإنجليزية - الإنجليزية
riches
money, goods, wealth, treasure
المفضلات