Mary bugün çok şirin görünüyor.
- Mary looks pretty today.
Olmak istediğinizde oldukça şirin olabilirsiniz.
- You can be pretty charming when you want to be.
Birçok kızlar sevimli olduklarını düşünürler.
- Most girls think that they are pretty.
Onun çok sevimli olan bir kızı var.
- He has a daughter who is very pretty.
O oldukça güzel söyledi.
- She sang pretty well.
Senden oldukça memnunum.
- I am pretty pleased with you.
O oldukça iyi bir fikir.
- That's a pretty good idea.
Tom Mary'yi oldukça iyi biliyor.
- Tom knows Mary pretty well.
Tom'un bize inanmadığından epeyce eminim.
- I'm pretty sure Tom doesn't believe us.
Dave'in yeni arabası için epeyce para ödediğine bahse girerim.
- I bet Dave paid a pretty penny for his new car.
Tom oldukça çok şey yiyebilir.
- Tom can eat pretty much anything.
Park oldukça büyüktür; Çok sayıda ağaçları ve çok sayıda çiçekleri vardır.
- This park is pretty big; it has a lot of trees and many flowers.