Tom gizli bir butona bastı.
- Tom pressed a hidden button.
Evimin dışarıda gizli bir yedek anahtarı var.
- I have a spare key to my house hidden outside.
Orada saklı hazineler olduğu dedikodusu yapılıyor.
- It is rumored there are treasures hidden there.
Tom paranın nerede saklı olduğunu biliyor.
- Tom knows where the money is hidden.
Para döşeme tahtalarının altında gizlenmişti.
- The money was hidden beneath the floorboards.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
- The cat lay hidden in the bushes.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
- The cat lay hidden in the bushes.
Duvarlar sarmaşık tarafından gizlenmiştir.
- The walls are hidden by ivy.