Onları kiralamak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire them.
Bazı yeni garsonlar kiralamak zorunda kalabiliriz.
- We might have to hire some new waiters.
Saatle mini karavan kirala.
- Hire a minivan by the hour.
Tom kiralık bir katil tarafından öldürüldü.
- Tom was killed by a hired assassin.
Katkıda bulunanlar da anonim kalabilirler.
- Contributors also can remain anonymous.
Başka katkıda bulunanlar vardı.
- There were other contributors.
Tüm çalışanlarımdan mutlak sadakat istiyorum.
- I require absolute loyalty of my employees.
Şirket tüm çalışanları için sağlık bakımı ve hayat sigortası avantajları sağlar.
- The company provides health care and life insurance benefits for all of its employees.
Garajımızı boyaması için Tom'u ücretle tuttuk.
- We've hired Tom to paint our garage.
Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire him.
Tom kiralık bir katil tarafından öldürüldü.
- Tom was killed by a hired assassin.
Kiralık bir arabayla ava gittik.
- We went on safari with a hire car.
İşçilerimiz buz fırtınasının neden olduğu hasarı onarmak için gece gündüz çalışıyorlar.
- Our employees are working around the clock to fix the damage caused by the ice storm.
İşçilere iki haftada bir ödeme yapılır.
- The employees are paid biweekly.
Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire him.
Onu tutmak benim fikrim değildi.
- It wasn't my idea to hire her.
Tom ikimizi de tutmak istedi, ancak yalnızca bizden birini tutabileceğini söyledi.
- Tom wanted to hire us both, but he said he could only hire one of us.
The coworker claimed he had missed the bus.
- Der Mitarbeiter behauptete, er habe den Bus verpasst.
Tom doesn't get along with his coworkers.
- Tom versteht sich nicht mit seinen Mitarbeitern.