الإنجليزية - التركية
تعريف misrepresent, distort the truth; forge; defraud; lie; deceive في الإنجليزية التركية القاموس.
- falsify
- tahrif etmek
Tom John'u sonuçları tahrif etmekle suçlandı.
-Tom accused John of falsifying the results.
- falsify
- yanılt
- falsify
- saptırmak
- falsify
- değiştirmek
- falsify
- {f} (hesap, kayıt, belge v.b.'nde) tahrifat yapmak
- falsify
- {f} sahtesini yapmak
- falsify
- {f} aslı olmadığını ispatlamak
- falsify
- (Sosyoloji, Toplumbilim) yanlışlamak
- falsify
- {f} kalpazanlık yapmak
- falsify
- {f} (gerçekleri) çarpıtmak
- falsify
- {f} oynama yapmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف misrepresent, distort the truth; forge; defraud; lie; deceive في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {f} falsify
misrepresent, distort the truth; forge; defraud; lie; deceive
الواصلة
misrepresent, dis·tort the truth; forge; defraud; lie; de·ceiveالنطق
Resimler
المفضلات