mirasının

listen to the pronunciation of mirasının
التركية - الإنجليزية
heritance
inheritance
Heritage; inheritance
miras
{i} legacy

Near the end of his life, he started to worry a lot about what his legacy would be. - Hayatının sonlarına yakın, mirasının ne olacağı hakkında çok endişelenmeye başladı.

This isn't about money or power. This is about my legacy. - Bu, para ya da güç hakkında değil. Bu mirasım hakkında.

miras
heritage

We have a rich historical heritage. - Zengin bir tarihsel mirasımız var.

A cultural heritage is handed down to posterity. - Kültürel miras gelecek nesillere aktarılır.

miras
inheritance

My father left me a large inheritance. - Babam bana büyük bir miras bıraktı.

This is the cultural inheritance of independence. - Bu, bağımsızlığın kültürel mirasıdır.

miras
bequest
miras
inherited

Tom bought an engagement ring for Mary with money he inherited from his grandfather. - Tom büyükbabasından miras kalan parayla Mary için bir nişan yüzüğü aldı.

It's very unlikely that Tom's children inherited anything from him. - Tom'un çocuklarının ondan bir şey miras alması çok zayıf bir olasılıktır.

miras
estate

According to Tom's will, Mary will inherit his entire estate. - Tom'un vasiyetine göre, Mary onun tüm gayrimenkulünü miras olarak alacak.

Edward inherited his uncle's estate. - Edward amcasının menkulünü miras olarak aldı.

miras
(Latin) hereditas
miras
(Kanun) haereditas
miras
patrimony
miras
(Kanun) succession
miras
heirship
miras
deceased's estate
miras
heirdom
miras
inheritance, heritage, patrimony, legacy, bequest
miras
(Hukuk) inheritance, heritage
miras
iegacy
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف mirasının في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

miras
Mortgage Interest Relief at Source : a government scheme providing tax relief on mortgage interest payments This expired in April 2000
miras
Mortgage Interest Relief at Source The mortgage lender will reduce the monthly payment required from a borrower by the amount of tax relief applicable to the interest on the loan The lender can claim the balance from the Inland Revenue
miras
Mortgage Interest Relief at Source
miras
The Government used to grant tax relief on some of your mortgage payments, reducing the costs to you It was abolished in April 2000
miras
multiple isomorphous replacement plus anomalous differences
miras
Acronym for Mortgage Interest Relief At Source Abolished from 6 April 2000
التركية - التركية

تعريف mirasının في التركية التركية القاموس.

MİRAS
(Osmanlı Dönemi) Ölen kimseden akrabalarına ve yakınlarına kalmış olan mal, mülk
miras
Bilye oyunu
miras
Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey
miras
Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik
miras
Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke