meydana çıkmak

listen to the pronunciation of meydana çıkmak
التركية - الإنجليزية
surface
1. to be revealed, come to light; to become evident. 2. (for someone) to be seen (in public); to get around and about. 3. (for a child) to reach an age at which he can look after his simplest needs
a) to be revealed, to come to light b) to appear, to come into view
(deyim) come up
rise
arise
revealed
come into view
out
arose
come into play
be seen in public
present oneself
show up
come to light
emerge
(deyim) open up
evidence
foyası meydana çıkmak
to give oneself away, to be shown up
foyası meydana/ortaya çıkmak
to be shown up
meydana çıkma
{i} appearance
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) ZUHUR
foyası meydana çıkmak
Kuyumcular süs eşyalarında kullandıkları elmasların arkasına ‘foya’ denilen bir madde sürer ayna gibi ışığı yansıtarak daha çok parlamasını sağlarlar. Zamanla bu foya dökülür taş da eski parlaklığını yitirir. Buna foyası çıkmış derler. Bunun gibi hilekar kişilerin yalanları ortaya çıkınca aynı deyim kullanılır
Meydana çıkma
(Osmanlı Dönemi) NEBAGAT
Meydana çıkma
(Osmanlı Dönemi) BA'SERET
meydana çıkmak
المفضلات