meselâ

listen to the pronunciation of meselâ
التركية - الإنجليزية
for example

For example, this is a pen. - Mesela, bu bir kalem.

For example, do you like English? - Mesela, İngilizceyi seviyor musun?

for example

For example, this is a love song. - Mesela, bu bir aşk şarkısı.

For example, do you like English? - Mesela, İngilizceyi seviyor musun?

such as

They export a lot of fruit, such as oranges, grapefruits and lemons. - Pek çok meyve ihraç ederler, mesela portakal, greyfurt ve limon.

i.e
exempligratia
such

They export a lot of fruit, such as oranges, grapefruits and lemons. - Pek çok meyve ihraç ederler, mesela portakal, greyfurt ve limon.

For example, for instance
eg
e.g
for instance

A Frenchman, for instance, might find it hard to laugh at a Russian joke. - Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.

such

They export a lot of fruit, such as oranges, grapefruits and lemons. - Pek çok meyve ihraç ederler, mesela portakal, greyfurt ve limon.

for instance

A Frenchman, for instance, might find it hard to laugh at a Russian joke. - Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.

i e
instance

A Frenchman, for instance, might find it hard to laugh at a Russian joke. - Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.

example

For example, do you like English? - Mesela, İngilizceyi seviyor musun?

I like animals, for example, cats and dogs. - Hayvanları seviyorum, mesela kediler ver köpekleri.

التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Misal olarak, söz gelişi, şunun gibi, örnek tarzında
Söz gelişi, söz gelimi, örneğin
meselâ
المفضلات