He pleaded with the judge for mercy.
- Merhamet için yargıca yalvardı.
Defense lawyers appealed for mercy.
- Savunma avukatları merhamet için yalvardılar.
You have to show compassion to your girl.
- Kız arkadaşına merhamet göstermek zorundasın.
Compassion is the basis of all morality.
- Merhamet tüm ahlakın temelini oluşturmaktadır.
I'll never ask for clemency.
- Asla merhamet istemeyeceğim.
I don't want your pity.
- Ben merhametini istemiyorum.
Never confuse pity with love.
- Sevgi ile merhameti asla karıştırmayın.
Don't expect charity from them.
- Onlardan merhamet bekleme.