البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
menzilli
التركية - الإنجليزية
تعريف
menzilli
في التركية الإنجليزية القاموس.
(weapon) which has a range of
المصطلحات ذات الصلة
menzil
range
menzil
{i}
carry
menzil
flight
menzil
{i}
reach
menzil
day's journey
menzil
(Askeri)
army transport corps
menzil
(Askeri)
effective range
menzil
(Havacılık)
coverage
menzil
gunshot
menzil
stage
(havadan karaya atılan füze-69) kısa
menzilli
taarruz füzesi
(Askeri)
short range attack missile
Hercules (orta
menzilli
birlik ve kargo nakliye uçağı)
(Askeri)
Hercules
daha uzun
menzilli
olmak
outrange
ekstra uzun
menzilli
hava aracı
(Askeri)
extra-long-range aircraft
geliştirilmiş orta
menzilli
havadan havaya fırlatılan füze
(Askeri)
advanced medium-range air-to-air missile
kısa
menzilli
short range
kısa
menzilli
balistik füze
(Askeri)
short-range ballistic missile
kısa
menzilli
geniş bant telsizi
(Askeri)
short range wide band radio
kısa
menzilli
hava aracı
(Askeri)
short-range aircraft
kısa
menzilli
hava savunması çatışma bölgesi
(Askeri)
short-range air defense - kısa menzilli hava savunması SHORADEZ short-range air defense engagement zone
kısa
menzilli
havadan atılan füze
sidewinder
kısa
menzilli
havadan karaya taarruz füzesi; sistem değişimi ve modernizasyonu
(Askeri)
short-range air-to-surface attack missile; system replacement and modernization
kısa
menzilli
insansız hava aracı
(Askeri)
short-range unmanned aerial vehicle
menzil
range (of a weapon)
menzil
shot
menzil
the distance between two overnight stopping places, a day's journey, stage
menzil
compass
menzil
rifle shot
menzil
rifle range
menzil
overnight stopping place, stage
menzil
range, shot, gunshot; stage, day's journey; army transport corps
menzil
halting place
menzil
distance
orta
menzilli
medium range
radar sinyali; kısa
menzilli
kıyı veya nehir botu
(Askeri)
radar beacon; short-range coastal or river boat
uzun
menzilli
long-range
uzun
menzilli
long range
uzun
menzilli
deniz kurtarma aracı; geri getirilebilir araç; değişebilir anahtar
(Askeri)
long-range seagoing rescue vessel; reentry vehicle; rekeying variable; rendezvous
uzun
menzilli
hava taşıtı
(Askeri)
long-range aircraft
uzun
menzilli
keşif kolu
(Askeri)
long range reconnaissance patrol
uzun-
menzilli
gözetleme birliği
(Askeri)
long-range surveillance unit
uzun-
menzilli
gözetleme timi
(Askeri)
long-range surveillance team
yakın
menzilli
point blank
yakın
menzilli
insansız hava aracı
(Askeri)
close-range unmanned aerial vehicle
özel harekat kanadı; uzak
menzilli
silah; iş tanımı
(Askeri)
special operations wing; standoff weapon; statement of work
التركية - التركية
تعريف
menzilli
في التركية التركية القاموس.
المصطلحات ذات الصلة
MENZİL
(Osmanlı Dönemi)
Yer. Dünya. Ev
MENZİL
(Osmanlı Dönemi)
Mesafe
MENZİL
(Osmanlı Dönemi)
İnilen yer. Konulacak yer
menzil
Ordunun cephe gerisi işlerinin bütünü: "Ne yedi, ne içti, bir menzil subayının bütün gayreti ile çalıştı."- F. R. Atay
menzil
İki konak arasındaki uzaklık
menzil
At değiştirmek veya konaklamak için kervanların ve posta tatarlarının indikleri bina veya han
menzil
Ordunun cephe gerisi işlerinin bütünü
menzil
Ok atma yarışlarında erişilen mesafe: "Sonra yine menzil ölçülmüş, yeni bir rekor kırdığı anlaşılmıştır."- S. Birsel
menzil
Bir günlük yol
menzil
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak: "Tanrı yardımcı olsun gayri yolda kalana / Biz menzile vararak atları çektik hana."- F. N. Çamlıbel. İki konak arasındaki uzaklık
menzil
(Osmanlı Dönemi)
konak yeri; ev, oda, yer, mekân, durak
menzil
Bir merminin ulaşabildiği uzaklık, erim
menzil
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak
menzil
Erim
menzil
Konak yeri
menzil
Ok atma yarışlarında erişilen mesafe
menzilli
الواصلة
men·zil·li
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
menzilli
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح