He writes letters to his mother.
- O, annesine mektuplar yazar.
Here is a letter for you.
- İşte senin için bir mektup.
Please remember to post the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
The postman delivers letters every morning.
- Her sabah postacı mektupları dağıtır.
Please don't forget to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
Is there any mail for me?
- Benim için mektup var mı?
Please remember to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
Please don't forget to post the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
I found your letter in the letterbox.
- Mektup kutusunda mektubunu buldum
I have to write a letter.
- Ben bir mektup yazmak zorundayım.
I intend to write a letter to Judy.
- Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim.
The letter is inside the envelope.
- Mektup zarfın içinde.
I got my son to post the letters.
- Oğluma mektupları postalattım.
Please don't forget to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.