You could try and be a bit more civilized.
- Biraz daha medeni olmayı deneyebilirsiniz.
The missionaries civilized the natives.
- Misyonerler yerlileri medenileştirdi.
He was deprived of his civil rights.
- O, medeni haklarından mahrum edildi.
But as civilizations grew more complex, better methods of communication were needed.
- Fakat medeniyetler daha karmaşık hale gelirken, daha iyi iletişim metotları gerekliydi.
Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
- İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
What's your marital status?
- Medeni durumun nedir?
What's your marital status?
- Medeni durumun nedir?
He was deprived of his civil rights.
- O, medeni haklarından mahrum edildi.
We must fight to preserve our civil rights.
- Medeni haklarımızı korumak için mücadele etmeliyiz.
The police officer enforces civil law.
- Polis memuru medeni hukuku uygular.
Medine medeni bir sehirdir.