Tom Mary'nin resim çizmesini izledi.
- Tom watched Mary drawing a picture.
Japon bayrağını çizmek çok kolaydır.
- Drawing the Japanese flag is very easy.
Sami dikkat çekmeyi severdi.
- Sami liked drawing attention.
İlgiyi kendine çekmek istiyorsun.
- You're drawing attention to yourself.
Kız süper kahraman çizgi romanları çizerek saatler harcıyor.
- The girl spends hours drawing superhero comics.
Figürler çizerek kendi kendine eğlendi.
- He amused himself by drawing figures.
Yeni bir ticaret bölgesi için planlar henüz çalışma aşamasında.
- Plans for a new trade zone are still on the drawing board.
91 yaşında kadar Picasso resim çizmeye devam etti.
- Picasso kept drawing pictures until he was 91 years old.
Akşam yemeğinden sonra, Hepimiz çizim odasına gittik.
- After dinner, we all went into the drawing room.
Kız süper kahraman çizgi romanları çizerek saatler harcıyor.
- The girl spends hours drawing superhero comics.
Çocuk süper kahraman çizgi romanları çizerek saatler harcıyor.
- The boy spends hours drawing superhero comics.