Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.
- The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass.
Yer çekimi herhangi iki kütle, herhangi iki organ ya da herhangi iki parçacık arasında olan bir çekim kuvvetidir.
- Gravity is a force of attraction that exists between any two masses, any two bodies, or any two particles.
O bir hatalar kitlesi.
- He is a mass of faults.
O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
- He always stands aloof from the masses.
Onlar Massachusetts'de istedikleri gibi yaşayabildiler.
- They were able to live as they wanted in Massachusetts.
Massachusetts'in insanları son derece kızgın.
- The people of Massachusetts were extremely angry.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
Onların küçük protestosu kitlesel bir gösteriyi tetikledi.
- Their small protest triggered a mass demonstration.
Seri imalat birçok ürünün fiyatını düşürdü.
- Mass production reduced the price of many goods.
Bu bir toplu ayaklanmadır.
- This is a mass uprising.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.
- Tens of thousands of people gathered in Saint Peter's Square on Sunday morning, despite the cold and the rain, to take part in Solemn Mass with Pope Francis in celebration of Easter.
Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
- The massive flood paralyzed the local transportation network.
Tarihin gerçek yapımcıları kitlelerdir.
- The true makers of history are the masses.
Din kitlelerin afyonudur.
- Religion is the opiate of the masses.
Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
Supreme executive power derives from a mandate from the masses... (Monty Python and the Holy Grail).
After all, muscle maniacs go ga ga over mass no matter how it's presented.
Can we this quote? Coleridge — But mass them together and they are terrible indeed.
A deep mass of continual sea is slower stirred to rage.
Night closed upon the pursuit, and aided the mass of the fugitives in their escape.
He had spent a huge mass of treasure.
... Now, a six meter rise would happen if the Greenland and Antarctic ice masses melted. ...