marry a wife (rare usage)

listen to the pronunciation of marry a wife (rare usage)
الإنجليزية - التركية

تعريف marry a wife (rare usage) في الإنجليزية التركية القاموس.

wife
hanım
wife
{i} karı

Karısıyla İnternet üzerinden tanıştı. - He met his wife online.

Onun karısı neye benziyor? - What is his wife like?

wife
{i}

She's my wife - O benim eşim.

Eşimin adı Lidia Zarębowa. - My wife's name is Lidia Zarębowa.

Kristy Anderson, Larry Ewing'in eşidir. - Kristy Anderson is the wife of Larry Ewing.

wife
{i} zevce

Orbay Hatun Samsun sâhiline çıktı ve oradan Amasya'ya varıp Toruntay'ın zevcesi Gürcü hatunda misafir kaldı - Orbay Hatun landed to shore of Samsun and from there she was guest of Toruntay's wife Gürcü Hatun in Amasya.

wife
{i} (çoğ. wives) karı

She's my wife. O benim karım.

wife
kadın

Şu kadın onun karısı olmalı. - That woman must be his wife.

İş yerindeki adamların karının seni başka bir kadın için terk ettiğini duyuncaya kadar bekle. - Wait till the guys at work hear that your wife left you for another woman.

الإنجليزية - الإنجليزية
{f} wife