Annem doğum günüm için bir pasta yaptı.
- Mom made a cake for my birthday.
Annem İngilizce'yi çok iyi konuşamaz.
- My mom doesn't speak English very well.
Ana'nın ana dili Esperantoydu galiba.
- I guess Mom's native language was Esperanto.
Annem bana anahtarlarını ödünç vermek zorunda kaldı.
- My mom had to lend me her keys.
I wish Mom and Dad didn't argue so much.