mahzenler

listen to the pronunciation of mahzenler
التركية - التركية
(Hukuk) MAHAZİN
MAHZEN
(Osmanlı Dönemi) Yalnız, ancak, tek
Mahzen
(Osmanlı Dönemi) NEVAD
mahzen
(Osmanlı Dönemi) hazine veya. define gibi şeyleri koruyacak yer; erzak yeri; yeraltı
mahzen
Yapılarda yer altı deposu
mahzen
Yapılarda yer altı deposu: "Bakanlığın bu değerli birikimini tozlu mahzenlerden çıkarıp hiç değilse bir defa okumasını rica ederim."- H. Taner
التركية - الإنجليزية

تعريف mahzenler في التركية الإنجليزية القاموس.

mahzen
{i} vault
mahzen
{i} cellar

Tom has a wine cellar in his basement. - Tom'un bodrumunda bir şarap mahzeni var.

Tom accidentally locked himself in the wine cellar. - Tom kendini kazara şarap mahzenine kilitledi.

mahzen
reservoir
mahzen
(Mimarlık) crypt
mahzen
prov. cistern
mahzen
repository
mahzen
cistern
mahzen
underground storeroom or depository, cellar
mahzen
cellar, granary
mahzen
storehouse
mahzen
reposit