We had no customers, so we shut the shop early.
- Müşterimiz yoktu, bu yüzden mağazayı erken kapattık.
There is a flower shop near by.
- Yakınlarda bir çiçek mağazası var.
Where can you find the closest store?
- En yakın mağazayı nerede bulabilirsin?
My mother bought some apples at a fruit store.
- Annem, bir meyve mağazasından biraz elma aldı.
We run the store jointly.
- Biz mağazayı birlikte çalıştırıyoruz.
Tom doesn't know what's in store for him.
- Tom onun için mağazada ne olduğunu bilmiyor.
We have a few surprises in store for her.
- Mağazada onun için birkaç sürprizimiz var.
Tom manages a shoe store.
- Tom bir ayakkabı mağazası yönetiyor.
I bought new shoes at the shoe store.
- Ayakkabı mağazasında yeni ayakkabılar satın aldım.
The gift shop is on the second deck.
- Hediyelik eşya mağazası ikinci katta.