Tom stopped struggling.
- Tom mücadele etmeyi durdurdu.
During the time period known as Paleolithic, man had to struggle for his survival.
- Paleolitik olarak bilinen dönem sırasında, insan hayatta kalmak için mücadele etmek zorundaydı.
We always had to struggle.
- Hep mücadele etmek zorundaydık.
During the time period known as Paleolithic, man had to struggle for his survival.
- Paleolitik olarak bilinen dönem sırasında, insan hayatta kalmak için mücadele etmek zorundaydı.
Why do I always need to struggle with such problems?
- Neden her zaman bu tür sorunlarla mücadele etmek gerekiyor?
I still want to fight.
- Hâlâ mücadele etmek istiyorum.
Tom is ready to fight.
- Tom mücadele etmek için hazırdır.