The province is rich in mineral resources.
- İl, maden kaynaklarınca zengindir.
I always carry a bottle of mineral water with me.
- Yanımda her zaman bir şişe maden suyu taşırım.
The army sent soldiers to remove the miners.
- Ordu, madencileri uzaklaştırmak için asker gönderdi.
The patient's lung tissue was damaged from years of working in a coal mine.
- Bir kömür madeninde yıllarca çalışmaktan hastanın akciğer dokusu hasar gördü.
My favorite beverage is without a doubt seltzer.
- En sevdiğim içecek şüphesiz maden suyudur.