التركية - الإنجليزية
تعريف londra في التركية الإنجليزية القاموس.
- {i} London
I want to go to London.
-Londra'ya gitmek isterim.
I met Mary and John when in London.
-Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.
- Metropolis
- city of london
- great wen
- Londra'daki askeri anıt mezar
- Cenotaph
- londra'ya gitmek
- go up
- Londra amirallik dairesi üyesi subay
- sea lord
- Londra ağır ceza mahkemesi
- Old Bailey
- Londra belediye dairesi
- the Guildhall
- Londra belediye konağı
- mansion house
- Londra deniz şurası üyesi
- sea lord
- Londra'da basın sokağı
- Fleet Street
- Londra'da bir kilise
- Bow
- Londra'da hükümet binalarının olduğu sokak
- Downing Street
- Londra'da resmi dairelerin olduğu bina
- Somerset House
- Londra'da st. james's semti
- Clubland
- Londra'nın doğusu
- East End
- Londra'nın eski loncalarını temsil eden şirket
- City company
- londra balık pazarı
- billingsgate
- londra belediye başkanı
- lord mayor
- londra belediye memuru
- sergeant
- londra belediye memuru
- serjeant
- londra doğumlu olmak
- be born within the sound of Bow Bells
- londra emniyet müdürlüğü
- Scotland Yard
- londra kulesi muhafızı
- beefeater
- londra'daki bow kilisesinin çan sesleri
- Bow Bells
- londra'dan gelen tren
- down train
- londra'nın doğu şivesi
- cockneyism
- londra'nın doğusunda yaşayan kimse
- East Ender
- londra'nın doğusundan
- cockney
- londra'nın dışına
- down
- londra'nın iş ve bankacılık merkezi
- the City
- londra'ya gelmek
- come up
- londra'ya giden
- down
- doğu londra şivesi
- cockney
- bu valizi londra'ya göndermek istiyorum
- I'd like to send this baggage to London
- doğu londra yerlisi
- cockneydom
- lütfen bir sonraki londra uçuşuna rezervasyon yapın
- Please reserve the next flight to London
- rezervasyonumu londra'dan onaylatmıştım
- I confirmed the reservation in London
المصطلحات ذات الصلة
الإيطالي - التركية
تعريف londra في الإيطالي التركية القاموس.
- izmir