Don't plan to eat at Chuck's Diner. It's closed.
- Chuck'ın Lokantasında yemek için plan yapmayın. O kapalı.
The waitress serving us at the diner was exhausted and stressed.
- Bize lokantada hizmet eden garson bitkin ve stresli idi.
Tom works in a fast food joint.
- Tom bir fast food lokantasında çalışıyor.
Tom has a part-time job at a burger joint.
- Tom'un hamburger lokantasında yarım zamanlı bir işi var.
I once worked in a restaurant.
- Bir zamanlar bir lokantada çalıştım.
In the end, we ended up eating at that shabby restaurant.
- Sonunda, biz, o eski püskü lokantada yemek yemeyi sona erdirdik.