Savaş iğrenç bir iştir.
- War is a loathsome business.
Örümcekler iğrenç küçük yaratıklardır.
- Spiders are loathsome little creatures.
Tom iğrenç hissediyor.
- Tom is feeling nauseous.
O sadece biraz iğrenç.
- She's just a bit nauseous.
Ben mide bulandırıcı alıyorum.
- I'm getting nauseous.