Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

loş

listen to the pronunciation of loş
التركية - الإنجليزية
dim

I saw his face in the dim light. - Onun yüzünü loş bir ışıkta gördüm.

Tom moved through the dimly-lit alley. - Tom loş sokakta ilerledi.

gloomy
sombre
somber
dusk
dusky
dim, dark, murky
shadowy
dark

We saw a dim light in the darkness. - Karanlıkta loş bir ışık gördük.

dim, gloomy, dusky, murky
shady
obscure
dimly lit
dimly

Tom sat in the dimly-lit room, staring at the wall. - Tom loş ışıklı odada oturarak duvara bakıyordu.

Tom moved through the dimly-lit alley. - Tom loş sokakta ilerledi.

loş ve sıkıntı verici
dismal
التركية - التركية
Yarı karanlık
Sacda pişirilen bir tür uzun pide
Düğün yemeği
Yeterince aydınlık olmayan, yarı karanlık, az ışık alan: "İçeriye doğru gittiler, loş bir köşede, küçük bir masaya yerleştiler."- H. E. Adıvar
Yeterince aydınlık olmayan, yarı karanlık, az ışık alan
Az ışık veren