little while, short period of time

listen to the pronunciation of little while, short period of time
الإنجليزية - التركية

تعريف little while, short period of time في الإنجليزية التركية القاموس.

short time
(Bilgisayar) kısa saat
short time
kısa zaman

O bu kitabı onun üzerinde sadece iki hafta harcayarak çok kısa zamanda yazdı. - He wrote this book in a very short time, spending just two weeks working on it.

Kısa zamanda çok para kazanmak kolay değildi. - It was not easy to get a lot of money in a short time.

short time
kısa süre

Tom ve Mary çok kısa süredir evliydi. - Tom and Mary were married for a very short time.

Tom kısa süre sadece Boston'da yaşadı. - Tom only lived in Boston for a short time.

الإنجليزية - الإنجليزية
short time
little while, short period of time
المفضلات