Yürüyemeyecek kadar çok yorgunum.
- I'm too tired to walk.
Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı.
- Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.
Sen hiçbir şey yapmamaktan dolayı bıkkınsın.
- You are tired from doing nothing.
Tembellik, yorulmadan önce dinlenme alışkanlığından başka bir şey değildir.
- Laziness is nothing more than the habit of resting before you get tired.
Yorgun ve bitkin hissediyorum.
- I feel tired and exhausted.
Bitkin gibi görünüyorsun.
- You look like you're tired.
Öğretmekten çok yoruldum.
- I am very tired from teaching.
Çok yorgunum; Sanırım yatacağım.
- I'm really tired; I think I'll go to bed.